Özellikle ülkemizin bulunduğu coğrafyada terörün bir vekalet üstlendiğini belirten Külünk, "Küresel güçlerin güç mücadelesinde terörizm artık kategorize edilir hale gelmiş, güçler kendi çıkarları doğrultusunda terörizmden beslenir hale gelmiş durumda. Hatta en iğrenç bir mesaj türü haline getirilmiş durumda" diye konuştu.
"TERÖRİST VATANDAŞLIKTAN ÇIKARTILSIN, MAL VARLIĞINA EL KONULSUN"
Türkiye'nin son 30 yılda terörü dünya ölçeğinde en yoğun imtihanı yaşayan ülke olduğunu kaydeden Külünk, "Terör üzerinden devletimiz ve geleceğimiz teslim alınmak isteniyor. Terör kimden gelirse gelsin, insan yaşamına kast eden, toplumun temel hak ve hürriyetlerini yok etmek isteyen saldırı kimden gelirse gelsin aynı kategoridedir. Dolayısıyla DAEŞ, PKK ve PYD arasında hiçbir fark yoktur" şeklinde konuştu.
Bu örgütlere karşı mücadelenin daha güçlü hale gelmesi gerektiğinin altını çizen Külünk, "Terörist olduğu tespit edilen şahısların vatandaşlık hakkından faydalanma lüksü yok. Sen benim hukukumu yok etmek isteyeceksin hem de benimle eşit şartlarda vatandaş olacaksın. Bunu kabul etmek mümkün değil. Terörizme bulaşmış şahısların vatandaşlıktan çıkartılması noktasında yasa faaliyeti ile Bakanlar Kurulu'nun, devletin elini güçlendirmeliyiz. El konulan mal varlıklarının terörle mücadele için kurulacak bir fonda toplanarak terörizmle mücadelede kullanılmasını öngörüyor bu yasa teklifi. Devleti, milletin iradesini teslim almak isteyen terörizm faaliyetlerinin içinde kim varsa bu kapsamda sayılması gerek" ifadelerini kullandı.
Editör: Süper Kanal TV