SGK Uzmanı Özgür Erdursun'un açıklamaları, özellikle yurtdışında bulunan ve Türkiye'den emeklilik hakkı kazanmayı planlayan vatandaşlar arasında geniş yankı buldu. Erdursun, yurtdışı borçlanması yapanların karşılaştığı önemli sorunlardan biri olan Bağ-Kur'a zorunlu geçiş ve yurtdışı başlangıçlarının sayılmaması gibi SGK uygulamalarının mahkeme kararlarıyla iptal edildiğini belirtti. Bu yargısal süreçler sonucunda, daha önce SGK'dan olumsuz yanıt alan milyonlarca kişi için emeklilik yolu yeniden açılmış oldu. SGK Uzmanı, bu durumu memnuniyetle karşılayarak "Şimdiden Hayırlı Olsun" dedi.
Statü Belirlemede Son Dönem Hizmetlerinin Rolü
Özgür Erdursun, emeklilik statüsünün hangi sigortalılık kolundan (SSK, Bağ-Kur vb.) olacağının belirlenmesinde esas alınan son 2520 günlük hizmet süresinin önemini hatırlattı. Mevzuata göre, bu son yedi yıllık dönemde en çok primi ödenen kurumdan emeklilik hakkı kazanılır. Ancak Erdursun, Bağ-Kur prim günü sayısı daha fazla olsa bile, SSK (4/A) primleri SSK'dan emeklilik şartlarını karşılıyorsa, kişinin SSK statüsünden emekli olma hakkının bulunduğunu özellikle vurguladı. SGK'nın bu durumda dahi Bağ-Kur'a yönlendirme eğiliminde olduğunu ancak yasal yollarla SSK'dan emekliliğin mümkün hale geldiğini belirtti.
Bağ-Kur'dan SSK'ya Geçiş İmkanı
Uzman isim, Bağ-Kur ve SSK statüsüyle ilgili bir mahkeme kararını örnek gösterdi. Son 2520 günlük sigortalılık süresinin önemli bir kısmı Bağ-Kur'da geçen bir vatandaş, 4/A SSK statüsünden emeklilik talebinde bulundu. SGK, Bağ-Kur gün sayısının fazlalığını gerekçe göstererek bu talebi reddetti. Ancak vatandaşın SGK'nın red kararına karşı dava açması sonucunda mahkeme, SSK ve Bağ-Kur hizmetlerinin zorunlu olarak birleştirilemeyeceğine hükmetti. Yargı, davacının 4/A statüsünden emekli edilmesi yönünde karar verdi. Özgür Erdursun, benzer durumdaki vatandaşlara şu tavsiyede bulundu: "SSK günleriniz ile emekli olabiliyorsanız, SGK'nın red kararına karşı mutlaka dava açın". Bu kararlar, birçok Bağ-Kur'lunun SSK'dan emeklilik hayalini gerçekleştirmesini sağlayabilir.
Yurtdışı Başlangıcı Türkiye Başlangıcı Sayılıyor
Yurtdışı borçlanması yapanlar için diğer bir önemli gelişme, sigorta başlangıç tarihinin nasıl belirleneceği konusundaydı. 31 Temmuz 2019 tarihinde yapılan yasal düzenlemeyle, yurtdışında geçirilen sürelerin borçlanılması durumunda, bu süreler kişinin Türkiye'de çalışması olup olmadığına bakılmaksızın doğrudan Bağ-Kur hizmeti olarak kabul edilmeye başlanmıştı. Bu değişikliğin bir sonucu olarak, yurtdışındaki ilk işe başlanılan tarihler Türkiye'deki sigorta başlangıcı olarak değerlendirilmemekteydi. Ancak son dönemde açılan davalarda mahkemeler, SGK'nın bu yaklaşımını haksız buldu. Yargı kararları, yurtdışında işe başlanılan tarihin Türkiye'deki sigorta başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini ortaya koydu.
Kadın Sigortalı Davası ve Yaş Şartının Esnemesi
Bu konudaki en çarpıcı örneklerden biri, yaş şartını doğrudan etkileyen bir dava oldu. 8 Eylül 1999 tarihine kadar yurtdışında çalışması veya doğumu olan bir kadın sigortalı, 2021 yılında 20 yıl üzerinden yurtdışı borçlanması yaparak Bağ-Kur'dan emekli olmak istedi. SGK, borçlanma işleminin yapıldığı 2021 yılından geriye doğru 20 yıllık süreyi hesaplayarak, bu kişinin 58 yaşını doldurması gerektiğini savundu. Ancak açılan dava sonucunda mahkeme, kadının yurtdışındaki ilk işe başlama tarihini Türkiye başlangıcı kabul ederek emeklilik hakkını tanıdı. SGK Uzmanı Özgür Erdursun, bu ve benzeri kararların önemini vurgulayarak vatandaşları bilgilendirdi: "SGK'nın red kararlarına karşı mutlaka yasal yollara başvurun. Yurtdışı borçlanmalarında işe başlama tarihinin Türkiye'deki sigorta başlangıcı olarak kabul edilmesi için dava açma hakkınızı kullanın". Hizmetlerini birleştirmeden SSK'dan emekli olabilecek durumda olanların, bu yasal hakkı kullanması gerektiği de belirtildi.