-Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2025-2026 eğitim takviminde büyük bir skandala imza atıldığına değinen İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu,” Bakanlık, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikal ettiği 10 Kasım’ı, resmi tatil ilan edilen ‘ara tatil’in içine gizleyerek, okullarda anma törenlerinin yapılmasını fiilen engellemiştir” dedi.
Kamuoyunun vicdanını yaralayan bu karar için, “bilinçli bir tercih!” diyen Türkoğlu, açıklamasında, “Profesörlüğü şaibeli olan bu nedenle de ‘Çakma Profesör’ sıfatını hak eden Bakan’ın bu hamlesi Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine açık bir saygısızlıktır" diyerek, "Bakan Tekin, eğitim sistemini tarikat ve cemaat odaklarının talepleri doğrultusunda dizayn ettiği eleştirilerini bir kez daha hak eden bir uygulama yapmıştır. Bu, basit bir takvim düzenlemesi değil; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü unutturma, genç nesillerin zihninden silme çabasıdır. Ama nafile!" ifadelerine yer verdi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in daha önce de Cihannüma Derneği ve benzeri yapılarla olan ilişkileriyle tartışmalara konu olmuş, liyakat dışı atamaları ve eğitimi ideolojik kadrolara teslim etmesiyle bilinen ve kafasının ardında ‘gizli bir ajanda’ taşıyan bir şahsiyet olduğunu öne süren Milletvekili Türkoğlu, "10 Kasım’da okulları tatil ederek asıl amacı AK Parti İktidarının Atatürk’ü unutturabilme yönündeki uygulamalarına katkı sağlamaktır. Zaten kendisi, çok iyi bildiğimiz cemaziyelevveli ile de bu icraatına uygun bir karakterdir" dedi.
MEB'DEN JET YANIT
İYİ Partili Milletvekili Selçuk Türkoğlu'nun açıklamalarına Milli Eğitim Bakanlığı'ndan jet yanıt geldi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, "2025-2026 eğitim öğretim yılı çalışma takviminde 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü'nün 1. dönem ara tatili kapsamına kasıtlı olarak alındığı" şeklindeki haberlere ilişkin aşağıdaki açıklamanın yapılması gerekli görüldüğünün altı çizildi.
"Bilindiği üzere son üç eğitim öğretim yılında (2022-2023, 2023-2024 ve 2024-2025) ara tatiller, okul açılışının ardından 9. haftanın sonunda uygulanmış; 2025-2026 eğitim öğretim yılında da aynı uygulama devam ettirilmiştir" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Millî Eğitim Bakanlığı Ölçme ve Değerlendirme Yönetmeliği uyarınca okullarda 3-7 Kasım 2025 tarihleri, "ortak yazılı sınav haftası" olduğu için ara tatilin bu tarihte yapılması mümkün olmamıştır. Kaldı ki 2024-2025 eğitim öğretim yılı 1. dönem ara tatili 11-15 Kasım 2024 tarihleri arasında olup 10 Kasım, pazar gününe denk geldiğinden Bakanlığımızca "10-16 Kasım aralığındaki Atatürk Haftası birinci ara tatile denk gelmesi nedeniyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının hatırlanacağı bilimsel toplantı, konferans, sergi, yarışma, tiyatro gibi anma etkinliklerinin 4-8 Kasım'da gerçekleştirileceği; 10 Kasım Pazar günü ise öğrenci, öğretmen, eğitim kurumu yöneticisi ve velilerin katılımıyla anma etkinliklerinin düzenleneceği"ni içeren yazı, 81 il valiliğine gönderilmişti. 2025-2026 eğitim öğretim yılında da anma etkinlikleri aynı kapsamda gerçekleştirilecektir. Tüm bu takvimsel gerekçeler doğrultusunda 2025-2026 eğitim öğretim yılı 1. dönem ara tatili, 10-14 Kasım 2025 tarihleri arasında planlanmıştır. Ara tatilin ertelenmesi durumunda, tatil 11. haftaya kayacak ve bu durum, ara tatil ile birinci dönem sonu arasındaki süreyi kısaltacaktır.
Her eğitim öğretim yılına ilişkin yıllık çalışma takvimi yalnızca pedagojik gerekçelerle değil; aynı zamanda yasal zorunluluklar, resmî ve dinî bayramlar, hafta sonları, ortak sınavlar, merkezî sınav tarihleri, öğretmen eğitim süreçleri, ara tatiller ve müfredat dengesi gibi çok sayıda parametre göz önünde bulundurularak hazırlanmaktadır.
Diğer yandan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli öğretim programlarında da yer vermek suretiyle kadim medeniyetimizden devraldığımız bütün değerlerimiz ve tarihimize yön veren devlet büyüklerimizin manevi miraslarını öğrencilerimize aktarmak gayretimize rağmen bu yaklaşımın niyet okuyuculuğundan öte olmadığı aşikârdır.
2025-2026 eğitim öğretim yılı takvimi, 15 Mayıs 2025 tarihinde yayımladığı halde bugün gündem yapılması, Bakanlığımıza yönelik sürdürülen iftira ve karalama kampanyasının bir parçası niteliğinde olup, bu durumu milletimizin yüce vicdanına havale ediyoruz. "Açıkça çarpıtma"nın seviyesiz birer örneği olan bu mesnetsiz iddiaları artık bir saldırı boyutuna taşıyanları kınıyor, bu gündem meşgul edici tutum ve haberlere milletimizce itibar edilmemesini önemle rica ediyoruz"