TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından geleneksel olarak her yıl düzenlenen Bursa Archifest (Mimarlık Festivali) etkinliğine katılan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Bursa’da bir değişim başlamıştır. Bu değişim süreci artık sürdürülebilir biçimde uygulanacaktır. Bursa’yı örnek olabilecek bir düzeye getirmek istiyoruz” dedi.
TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından geleneksel olarak her yıl düzenlenen Bursa Archifest (Mimarlık Festivali) etkinliğine katılan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Bursa’da bir değişim başlamıştır. Bu değişim süreci artık sürdürülebilir biçimde uygulanacaktır. Bursa’yı örnek olabilecek bir düzeye getirmek istiyoruz” dedi.
Bursa Akademik Odalar Birliği Yerleşkesi’nde "Düşlerin İnşası" teması ile iki gün boyunca gerçekleştirilen Bursa Archifest 2024’te (Mimarlık Festivali) ulusal çapta tanınmış isimlerin katıldığı oturumlar, sergiler, atölyeler, film gösterimi ve konser başta olmak üzere çeşitli etkinlikler yapıldı. Toplam 6 oturumun yapıldığı etkinliğe akademik odaların yöneticileri, siyasi partilerin temsilcileri ve öğrenci toplulukları yoğun ilgi gösterdi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, Nilüfer Belediyesi, Osmangazi Belediyesi, Mudanya Belediyesi’nin yanı sıra festivale sponsor olan Bursasu, Akyükselen İnşaat, Epsa, Exit Concept, Kalekim, İzomet, BG Grup, Harmanlı Yapı, Ergene Mobilya, Evren Parke, Kilsan, Koli San, Gold Sit, Pisa Yapı ve Fıratpen firmaları stant açarak ürünlerini tanıttı.
“Kente ve çevreye değer katan mimari anlayışı tercih ediyoruz”
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Mimarlık Festivali kapsamında gerçekleştirilen atölye çalışmalarının ve panellerin kentlerin geleceğine ışık tutmasını, genç mimarlara yol gösterici olmasını diledi. Sanat ve mimari gibi iç içe geçmiş iki disiplinin geleceğini yerel yöneticilerin yakından takip ettiğini söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, “Kentin bazı noktalarında görülen mimarideki aynılaşmaya bir kent sakini ve yöneticisi olarak karşı çıkmışımdır. Ama maalesef bunu engelleyemedik. Bir yere gidince hep aynı binaları görüyorsunuz. Binaların arasında aynılaşmanın getirdiği monotonluğa dönüşüyorsunuz. Aynılaşan değil, kente ve çevreye değer katan, bizleri bir sanat alemine yolculuğa çıkaran bir mimari anlayışı tercih ediyoruz. İnanıyorum ki genç mimarlarımız ve tasarımcılarımız bu konuda daha fazla direnç gösterecektir” diye konuştu.
“İnsanların kimliğine hitap edecek mekanlar tasarlamak istiyoruz”
Gelecekteki yaşam alanlarını tasarlarken toplumsal, kültürel, sosyal ve çevresel ihtiyaçlara yanıt verebilen ve yaşanabilir alanlar oluşturmak gerektiğini söyleyen Başkan Bozbey, “İnsanların sadece fiziksel değil, duygusal ve zihinsel olarak da bağ kurabileceği, kendilerini ifade edebilecekleri yaşam alanları oluşturmak bizim de en önemli hedeflerimizden biridir. İnsanların yaşamına anlam katacak, onların kimliğine hitap edecek mekanlar tasarlamak istiyoruz. Uzun vadeli, kent estetiğini de düşünerek kentimiz için yeni bir sayfa açtık. Özellikle İstanbul Yolu’nda bir tasarım var ama Bursa’yı mimari ve çevresel ölçekte yukarıya taşıyacak bir tasarımın olması tarafındayız. O koridordan 20 katlı yapılarla birlikte kente girildiğini düşünün. Bir de farklı yüksekliklerde ve farklı mimari estetikteki yapılarla kente girildiğini düşünün. Bunu yakalamak zorundayız. Yapacağımız kentsel dönüşüm alanlarında sosyal ve demografik yapıyı, mahalle kültürünü yansıtacak planlama ve mimari anlayışı ortaya koymalıyız. Bunu yaparsak gerçek bir dönüşümü sağlamış oluruz. Çalışmalarımızı bu yönde odalarımızla birlikte yürütüyoruz” dedi.
“Bursa’da bir değişim başlamıştır”
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin 2050 vizyonlu 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı ile 'Kent Anayasası'nın oluşturulması hedefiyle Bursa Planlama Ajansı’nı kurduğunu hatırlatan Başkan Bozbey, “Bursa’mızın geleceğini meslek odaları ve halkımızı sürece dahil ederek akademik kurulumuzun önerileriyle şekillendirmiş olacağız. Bu kurul aynı zamanda planın ne şekilde işlediğini de takip edecek, yorumlayacak, gerektiğinde müdahil olacak. Bursa’da bir değişim başlamıştır. Bu değişim süreci artık sürdürülebilir biçimde uygulanacaktır. Kentte mutlu, huzurlu ve güven içerisinde yaşanabilmesi için herkes Kent Anayasası’nı korumakla mükelleftir. Biz tekrar ‘Yeşil Bursa’ sıfatını kente kazandırmak amacıyla yola çıktık. Bunu başaracağız. Bursa’yı örnek olabilecek bir düzeye getirmek istiyoruz. Bizler, bir kentin sadece binalardan oluşmadığını biliyoruz. Bir kent, insanlarıyla kültürüyle ve tarihsel dokusuyla var olur. Mimar ve sanatçılarımız da kentlerimizi sanatsal bir perspektifle yeniden yorumluyor, yaşam alanlarımızı anlamlandırıyorsunuz. Yenilikçi, özgür, yaratıcı fikirlere ve tasarımlara her zaman açık olduğumuzun altını bir kez daha çizmek isterim. Festivalin faydalar getirmesini diliyorum” diye konuştu.