MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, medyanın Ankara temsilcileriyle sohbet toplantısında bir araya geldi.


Bahçeli'nin burada yaptığı açıklamalarından satır başları şöyle:

''Birçok yanlış bilgi akışı var haksız değerlendirmeler var. Bazen de olayları saptıran konuşmalar olmaktadır. Aklınızda ne varsa kamuoyunda bir takım değerlendirmelerde neresi doğru neresi yanlış hangi kanaatteyseniz açıkça sormanızı tercih etmekteyim. Her şeyi sorabilirsiniz.

''YOĞUN BİR SİYASİ ORTAMIN BAŞLANGICINDAYIZ''

2018 yılı siyaseten çok hareketli olacaktır. Siyasi partilerinde özellikle TBMM'de temsil edilen siyasi partilerin kurultay süreci bu yıl içerisinde yaşanacaktır. Belki de 2018 yılının yarısına kadar süre içerisinde siyasi partiler büyük kurultaylarını tamamlayacaklardır. Kurultayda önemli hedefler ortaya koyacaktır. Sonuçların netleşmesinin arkasından 3 konu üzerinde faaliyetlerini sürdüreceklerdir. Bir tanesi yerel yönetimler seçimidir bunun günü 30 Mart 2019'dur. Diğeri ise cumhurbaşkanlığı seçimi ve eş zamanlı olarak da milletvekilliği genel seçimleridir bunun da tarihi 3 Kasım 2019'dur. Yoğun bir siyasi ortamın başlangıcındayız.

SİYASETTE İTTİFAK TARTIŞMASI

MHP olarak şu an AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey ile ittifak konusunda ve siyasetin geleceği konusunda herhangi bir görüşmemiz olmamıştır. Ancak kamuoyunda tartışılan konular, dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanının gündemine veyabizim gündemimize de düşmektedir. Onun için bu konu, ileriki günlerde arzu ediliyorsa bir görüşme talebi olduğu takdirde görüşülür. Olmadığı takdirde biz inandığımız konular üzerinde görüşlerimizi tekrarlayarak, Türkiye'nin istikrarlı bir ortama kavuşması açısından yükleneceğimiz sorumluluğu yerine getirme gayreti içinde olabiliriz.

''MHP İTTİFAK OLAYI SÖZ KONUSU OLACAKSA BU YASAL OLMALIDIR''

12 Eylül ara rejimi sonrası veyahut darbe sonrası Türkiye'nin yeniden siyasi yapılanma sürecine girdiği ortamda seçim mevzuatı üzerinde görüşmeler olmuştur. 1991 yılında Refah Partisi, MHP ve Islahatçı Demokrasi Partisi ittifak oluşturmuşlardır. Bu yasal değildir, zorunlu bir ittifak olarak da nitelendirilmiştir. Seçimden Refah Partisi adıyla girildiği için seçim sonuçları onun adına yazılmıştır MHP ile Islahatçı Demokrasi Partisi'nin ne kadar oy aldığı belli değildir. Yüzde 16 küsur oy oranıyla TBMM'de temsil edilen partilerin oylarının ne olduğu belli olmadığı içindir ki Hazine yardımından mahrum kalmışlardır. Bu tecrübeyi yaşayan birisi olarak bir deneyimi yaşamış bir kişi olarak önümüzdeki yılları da gözönüne aldığımız takdirde MHP ittifak olayı söz konusu olacaksa bu yasal olmalıdır. Yasal olmanın bugünkü imkanı nedir? Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin uygulamaya geçeceği süreç içerisinde çıkartılacak olan uyum yasalarından, seçim, siyasi partiler gibi kanunlar olacaksa o zaman siyasi partilere ittifak yapma imkanı, seçim sistemine de bu ittifakın nasıl gerçekleşeceğine dair maddelerin konulması gerekmektedir.

Partilerin aldıkları oy oranıyla Türkiye genelinde geçirdikleri sıkıntıları ifade ederken bir cümle sarf etmişizdir yüzde 10 barajı ağır bir barajdır. Sanki yeni kurulmuş 15 günlük parti barajı aşıyor, muhtemelen olabilecek, gelecekteki birtakım siyasi oluşumlar barajı aşabilecek ama MHP aşamayacak gibi ters bir yorum içine giriyorlar. Bu haksızlıktır. MHP'nin baraj diye bir sorunu yoktur. Türkiye'nin içinde düştüğü durumları dikkate alan bir takım yorumlar yaptığımızda cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin uygulama sürecine girdiğimizde uyum yasaları da gündeme gelecekse bugün veya yarın seçim kanununda siyasi partiler kanununda acaba bir ittifak kavramı yer alabilir mi? Bu nasıl olabilir sorusunu soruyor ve tartışılmasını istiyor.

Buradan hareketle A partisi seçime girecek B partisi seçime girecek C partisi seçime girecek alfabe 29 ama A partisi seçime girerken MHP C partisini ittifak olarak takdim ediyor. İki partinin aldığı oylar belli olacak ama ikisiyle beraber ittifakın oyları da belli olacak. C'de bir sır vardır o da cumhurbaşkanlığı seçimidir.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi halk oylamasıyla kabul edilmiştir. Bu süreç 3 Kasım 2019 tarihinde yapılacak olan milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimi ile uygulamaya bütün kurum ve kurallarıyla beraber geçecektir. Böyle bir süreci farklılaştırmak ayrımlarla krizi davet etmek doğru bir şey değildir. Bu sürecin anayasal desteklerini sağlayan partiler bir anlayışla hareket etmek durumundadır. MHP cumhurbaşkanlığı adayı göstermeyecektir. MHP Cumhurbaşkanlığı adayı göstermeyecektir, MHP'nin genel başkanı cumhurbaşkanı adayı olmayacaktır. Herhangi bir sebeple Sayın Recep Tayyip Erdoğan aday olmaktan vazgeçerse o kendisinin bileceği iştir. Ama yeni ruh diye 7 Ağustos'ta başlatılan ruha MHP sadıktır.

''DÜŞÜNCEMİZ CUMHUR İTTİFAKI''

Düşüncemiz cumhur ittifakıdır. MHP'nin cumhurbaşkanı adayı yoktur. Genel Başkan aday olmayacaktır. MHP ittifak olursa ittifakla olmazsa kendi partisi olarak milletvekilliği seçimlerine girer Cumhurbaşkanlığı seçiminde ise Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleme kararı alır.'