Türkiye’de farklı yaş gruplarına ait ortaöğretim, ön lisans ve lisans düzeyinden bir çok kişi kamu personeli seçme sınavına katılarak devlet kadrolarından bir yer edinme çabalarına girmişlerdir. Tercihlerin halen devam ettiği bugünlerde devlet kademelerine ayrılmış olan kadro sayısı beklentileri karşılar durumda olmamıştır. Özellikle ortaöğretim düzeyinde nitelik kodlarında düz lise mezunu olan sadece bilgisayar işletmenliği sertifikasına sahip olan bir adayın , tercih edebileceği yerler örnek olarak Erzurum Atatürk Üniversitesi, Acil Afet Yönetimi Başkanlığı Ardahan ve Van Erciş Belediyesi zabıta memurluğu ile sınırlandırılmıştır. İşte binlerce kişinin umut bağladığı bu sınav sonucunda maalesef ortaöğretim düzeyinde bir çok kişi üç tane tercih vermek zorunda kalmıştır.

Özellikle kaloriferci, aşçı ve şoför gibi kadrolarda ise farklı nitelik özellikleri istenmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı onaylı aşçılık ve kaloriferci sertifikalarıyla beraber B sınıfı ve özellikle bir çok kadroda D sınıfı ehliyet ve beş yıllık tecrübe şartı aranmaktadır.

2016/2 olarak tercih edilen bu kadrolar ülkemizin yaşamış olduğu olağanüstü süreçler dikkate alınmadan oluşturulmuş olan personel talepleridir. Devlet memurluğu sınavına giren milyonlarca kişinin umudu, devlet kurumlarına atanıp gelecek yönünde kendilerini garanti altına alma çabaları olmuştur.

Puanlara göre tercihler yapılırken dikkat edilmesi gereken hususların en başında adayın mezun olmuş olduğu bölüm içerisinde ülke genelinde kaçıncı sırada yer aldığıdır. Kendi bölümü dışında genel tercih kodu kapsamında alınacak personel sayısı kısıtlı olacağından dolayı düşük puan almış adayların atanabilme şansı bir hayli azalacaktır. Fakat yazımın başında dediğim gibi herkes için yapılan bu tercihler belki de bir umut dünyası niteliğini yansıtmaktadır.

Devletimizin 2017 yılı için uygulayacağı personel alım politikası, kendi görüşüme göre KPSS’ nin geleceğini de belirleyecektir. Bu kadro sayılarından sonra sınava giren adayların motivasyonu düşmüş ve atanabilme ile ilgili inançlarını kaybetmişlerdir. Devlet mali gerçekliğini bütçe personel giderlerini gözeterek hareket etmek zorundadır. Bununla beraber yapılması gereken en önemli çalışmalardan birisi de 657 sayılı devlet memurları kanununun revize edilmesi olacaktır. Artık devlete atanma mantığında etkinlik ve verimliliğini ortaya koymayan devlete adeta yük olabilecek personel verimsizliğini ortadan kaldırabilecek tedbirler alınmalıdır. Performansa dayalı insan kaynakları politikası izlenerek “Adama göre iş” mantığı durumu terkedilerek “İşe göre adam mantığı” esas alınmalıdır.

KPSS kadrolarından ve tercihlerinden umudunu bulamayan değerli öğrencilerimiz alternatif kurum alım ve sınavlarına yönelebilirler. Özellikle Adalet Bakanlığının dönemsel olarak alım yaptığı zabit katipliği, infaz koruma memurluğu, mübaşirlik sınavlarına hazırlanabilirler. Ayrıca bakanlıkların ve ilgili kurumların açmış olduğu kadro ve sınavlarla alternatiflerini geliştirebilirler. İnşallah bütün herkes verdiği emek ve çalışmalar doğrultusunda hak ettiği yerlerde olur diyelim.