Yargı Akademi ve Lisans Akademi işbirliğinde düzenlenen YKS sistemini tanıtma, rehberlik, geleceğin meslekleri ve sınav kaygısı semineri Cumartesi günü saat 19.00´da Mobilya Müzesi Konferans Salonu´nda gerçekleştirildi.
Balıkesir Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Abdullah Soykan, Uludağ Üniversitesi İnegöl Meslek Yüksek Okulu Öğretim Görevlisi Tolga Bahadır Şimşek, Psikolog Gülizar Şehitoğlu´nun konuşmacı olarak katıldığı seminerin moderatörlüğünü Yargı Akademi ve Lisans Akademi İnegöl şubesi kurucusu Emre Tığlı üstlendi.
KAYGI NEDİR?
Programın açılışında konuşan Psikolog Gülizar Şehitoğlu, ‘kaygı´ kavramıyla ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Şehitoğlu, “Aracınızla yokuş aşağı giderken freniniz patladığında ne hissederdiniz? Sınav kaygısını tanımlamadan önce kaygıyı tanımlamak lazım. Kaygının temelinde savaş ya da kaç yatar. Dua etmek ya da çözüm üretmek. Dua etmek başka birine göre çözüm olabilir ama fiziksel olarak bir eylem planı yapmak gerekir. Sınav kaygısında da aynı şey var. Savaşıyor musunuz yoksa kaçıyor musunuz? Şuan savaşıyorsunuz, savaşmak için burada olmayı tercih ettiniz. Zamanınızdan fedakârlık edip burada bizi dinlemeye geldiniz. Kaygı, kişinin bir uyaranla karşı karşıya kaldığında yaşadığı bedensel, zihinsel ve duygusal uyaranıdır. Sınav kaygısı nedir dersek; sınav öncesi öğrenilen bilgilerin sınav esnasında etkili biçimde kullanılmasına engel olan kaygı çeşididir. Sınav kaygısı 2 çeşittir, endişe ve yoğun duygulanım. Bedensel değişimlere baktığımızda sınav kaygısında kalp çarpıntısı, mide bulantısı, titreme, solunum hızlanması, baş dönmesi, huzursuzluk, endişe, korku gibi durumlarla karşılaşılır. Sınav sorularını okuma ve anlamada güçlük çekilir, düşünceler organize edilemez, davranışlarda kontrolsüzlük, kaydırma gibi problemlerle karşılaşılabilir. Başaramayacağım, hiçbir şey hatırlamıyorum, zamanım az kaldı, bitiremeyeceğim diye kaygı ifadeleriyle karşı karşıya kalabilirsiniz. Başarısız olursanız ‘Ailemin yüzüne nasıl bakacağım´ gibi bir kaygınız olabilir.  Bu aile tutumlarında önemli bir konu. Bunlar sınav kaygısı yaşayan danışanlardan aldığımız geri dönüşlerdir. Yetersizlik duyguları, çaresizlik, ceza beklentisi, benlik saygısının azalması gibi tepkiler ortaya çıkabilir. Sınavı kaybetmeniz ya da kazanmanız sizin değerinizi ortaya koymaz. Hayatta çok daha güzel meziyetleri ortaya çıkarabilirsiniz. Sınav sizin için sadece bir nokta olmalı, merkez olmamalıdır. Gireceğiniz sınav sizin için bir fırsat mı tehdit mi? Bunun ayrımını iyi yapabilmemiz lazım. İç sesimiz hep olumsuz konuşur. Gerçek dışı ve karamsar bir düşünce tavrı seçer. Normal düzeydeki kaygı hayatımızı idame ettirmek için gereklidir ve sağlıklıdır. Hiç kaygısı, endişesi olmayan gamsızlar da vardır, bu şekilde de olmamak gerek, aşırı kaygılı da olmamak gerek. Aşırı kaygı bu sürecin kontrolünü kaybettirir. Kaygısı yüksek kişiler, kaygısı düşük olanlara oranla daha çok ders çalışırlar. Yapılan araştırmalar sonucunda sınav kaygısı yüksek olanların en büyük sorununun öğrenilen bilgilerin sınav esnasında unutulacağı ortaya çıkmış. Yine bir araştırmaya göre kaygı oranlarının kadınlarda daha fazla olduğu öğrenilmiş” dedi.
AİLELERE UYARI
Ailelere uyarılarda bulunan Şehitoğlu, “Kaygı genetik değildir ama öğretilir. Çocuğumuzda yoğun düzeyde kaygı görüyorsak kendi kaygı düzeyimizi gözden geçirmeliyiz. Çocukluk döneminden itibaren onların problemlerle nasıl başa çıkacaklarını örnek aldıkları kişiler velilerdir. Kaygılı mısınız, çözüm bulmaya mı çalışıyorsunuz bunlar hep örnek alınır. Kaygı, en küçüklükten beri öğretilen bir durumdur. Aile beklenti ve tutumlarıyla çocuğunkiler farklı olabiliyor. Aile çocuğun sınav kaygısını felaket olarak, dinlenmesini tembellik olarak adlandırılabilir. Sınava hazırlık süreci çocuk kadar anne-babayı da ilgilendiren bir süreçtir. Etkileri büyüktür. Bir şeylerin karşılığını almaktan ziyade buna neden ihtiyaçları olduğunu vurgulamamız gerekir. Onları gönderdiğiniz özel okul, dershane, özel ders sizin tercihiniz. Anne-babalar bir bedel karşılığında başarı olmayacağını bilmelidir. Gerçekten isterlerse bu başarı ortaya çıkar” şeklinde konuştu.

Şehitoğlu´nun ardından konuşan Balıkesir Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Abdullah Soykan ve Uludağ Üniversitesi İnegöl Meslek Yüksek Okulu Öğretim Görevlisi Tolga Bahadır Şimşek, yeni sınav sistemi YKS ve geleceğin meslekleri ile ilgili bilgilendirmelerde bulundular.
Editör: Süper Kanal TV