İnegöl İHH tarafından suriyeye 7 adet yardım tırı düzenlenen törenle dualarla gönderildi.  Uğurlama töreninde konuşan İHH İnegöl Şube Başkanı İlhan Tatlı, "Suriye toprakları perişan halde. Ben bunu şuna benzetiyorum; adeta filler tepiniyor, çimenler eziliyor. Bölgede onlarca devlet ben nasıl menfaatlenirim diye hesap yapıyor ve birbirlerine güç gösterisinde bulunuyor. Olan mağdur insanlara oluyor. Olan kadınlara oluyor, olan çocuklara oluyor. Acizane 4 sefer bölgeye gittim. En son 3 hafta önce bölgedeydim.  Bölgede yaşayan insanlara özellikle çadırlarda yaşıyorlar bu insanlar, bu insanlar 9-10 metre karelik çadırlarda yaşıyorlar. Ve bu çadırlarda yazın yanıyorlar, kışın ise donuyorlar. En son gittiğimizde çocuklara bot, mont götürmüştük. Bunları dağıtırken ben özellikle bir şeye çok dikkat ediyorum; yetimlere götürürken sayılarda daha fazla götürmeye çalışırım ki, aman bir yetim bir şey almamazlık yapmasın diye. Baktım bir tane kız çocuğunun elinde ayakkabısı yok. Hepsinde var ama onda yok. Biraz Arapça, biraz Türkçe karışık dedim ki kızım ayakkabıların nerde yoksa sana vermediler mi?. Hayır verdiler, çadırda dedi. Göster çadırını dedim, çadırına kadar gittik, çadırını fermuarını açtık ve baktım yastığın altına botunu saklamış. Niye sakladığını sordum; amca borum kirlenmesin dedi ve bu botlarını bayramda giyeceğini söyledi. Ayağında terlikler vardı" dedi.

Milletimizin sırtının yere gelmeyeceğini belirten Tatlı, şu ifadeleri kullandı; "Geçen sene yine bu vakitlerde yaklaşık 23 tır yardım malzemesi göndermiştik. Okullarda kampanya yapmıştık. Hiç unutmadığım bir anımı paylaşmak istiyorum. Çocuğun birisi okullarda torba torba un getirirlerken, bir poşetin içerisinde azıcık bir un getirerek koydu oraya. Çocuğu tanıyanlarla görüşüp, bu unu neden bu şekilde gerdiğini sordum. Bana çocuğun evindeki son unu getirdiğini söylediler. Yine geçen sene bu tırları uğurları uğurlarken karlı bir havaydı. Belediyeden aradılar ve bir bayanın ısrarla benimle görüşmek istediğini söylediler. Bende görüşemeyeceğimi ve yoğun olduğumu söyledim. Bir daha aradılar ve teyzemizin çok ısrar ettiğini söylediler. Teyze ile görüştük. 69 Yaşında olduğunu emekli maaşı ile erzak aldığını bir torbaya koymuş, yağmur yağıyor ve bunları size nasıl ulaştırabilirim diyor. Şimdi bunları düşünüyorum ve diyorum ki bu milletin sırtı asla yere gelmez. Bugüne kadar da yere gelmedi"

Son olarak tırların içerisinde bulunan malzemeler hakkında bilgi veren Tatlı, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: "Bu tırlarımızın içerisinde evvela bizim ensarlığımız var. Bizim kardeşliğimiz, sevgimiz, merhametimiz, insanlığımız var bu tırların içerisinde. Ve tabi ki un var, zeytin var, giyim ve gıda malzemeleri var. Bu tırların oluşmasında katkısı olan bütün hayırseverlere çok çok teşekkür ediyoruz. Allah hepsinden razı olsun. Bütün mücadelemiz bir tane çocuk aç uyumasın diye. Bir tane çocuğun ayakları üşümesin diye"

Suriye'de yaşanan insanlık dramına sessiz kalınamayacağını belirten Belediye Başkanı Alper Taban, "Bugün bir hayra vesile olmak için toplandık. Tabi ki hayırda yarışmak lazım. Kaldı ki ülkemizin sınırında yaşanan ve mehmetçiğin bizzat içinde bulunduğu Suriye sınırlarında bir mücadele var. Öncelikle ben bütün Türk Silahlı Kuvvetlerimize kolaylık diliyorum. Rabbim onları korusun inşallah. Onları muzaffer eylesin inşallah. Orada yaşanan bir dram var. Bunu sağolsun basın mensupları aracılığı ile izliyoruz. Bundan hiç birimiz sorumlu değiliz veya bana ne beni ilgilendirmez deme lüksüne sahip değiliz. Hepimizin sorumluluğu var. Eğer biz Elhamdülillah Müslüman'ız diyorsak, böyle olmak zorunda. Orada bir yangın var. Biz hem bunun söndürülmesi hem de oradaki yaraların sarılması anlamında mücadele ediyoruz. Bugün İnegöl özelinde, İHH'nın tertip ettiği bir organizasyonda buluşmuş olduk. Ben emeği geçen İHH yöneticilerini, beraberinde buraya katkı koyan hayırseverlerimiz kutluyorum. Hepsinden Allah razı olsun. İnşallah gerekli olduğu sürece necip milletimiz her zaman yardıma hazır. Kim bir düşmüş durumdaysa, bizim bu güzel insanımız elini uzatmıştır" dedi.

Son olarak konuşan Kaymakam Ali Akça ise, "Güzel ilçemizin güzel insanları yine gurur duyulacak, onur duyulacak, vicdanlara ve gönüllere seslenecek güzel bir çalışmaya imza atıyorlar. Ben bu meydanda dünyadaki mazlum ülkelerin insanlarına kaç defa yardım tırı gönderdiğimizin sayısını inanın unuttum. Gerek ilçemizin insanları, gerek kamu kurumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız mazlumlara yardım etmede, onların dertlerine çözüm bulmada, onların sıkıntılarını paylaşmada gerçekten birbirleri ile yarışıyorlar. Kendilerine ne kadar teşekkür etsek, kendilerine ne kadar tebriklerimizi bildirsek azdır. İnsanlarımız, STK'larımız gerçekten kardeşlik noktasında yarışıyorlar. Olması gereken de bu. Bize yakışan da bu"

"Afrin'de gerçekten büyük bir mücadele yürütülüyor. Ama o mücadeleyi yürüten bizler, inanın tamamen meşru, tamamen hukuki, tamamen vicdani bir tarafta yer alıyoruz. Bu da bize yeter. Gerek bizim ecdadımız gerek şuan ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yapmış olduğu bu tür operasyonlarda, hiç bir zaman sömürge mantığı ile hareket etmemiştir. Biz oraların zenginliklerini yağmalamak için gitmiyoruz. Oradaki mazlumların dertlerine derman olmak için gidiyoruz. Sevgiyi kardeşliği sadece bir ifade olarak, bir söz olarak söylerseniz pek de bir anlam ifade etmiyor. İşte bu tırlarda olduğu gibi o kardeşliği ete kemiğe büründürmemiz lazım. İnegöl'de bunu çok güzel yapıyor. Allah yollarını açık etsin. Ve yine TSK'ya ve orada vatanları için mücadele eden tüm onurlu insanların Allah yar ve yardımcısı olsun inşallah. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Oraya evlatlarımızı gönderiyoruz. İnşallah gittikleri gibi mutlu ve onurlu bir şekilde dönmeyi Allah onlara nasip eder"

Editör: Süper Kanal TV