İnegöl İHH İnsani Yardım Derneği, kentten işadamları ile gazete temsilcilerini Arakanlı mülteci kamplarını yerinde görmek ve yapılan yardım çalışmalarını incelemek için Bangladeş’e götürdü.

ARAKANLILARLA GÖRÜŞTÜLER

Burada Arakanlı Müslümanların yaşadığı kampları ziyaret eden heyet, yardım çalışmalara da destek verdi. İnegöl’e dönen 5 kişi, Sedef Pastanesi organize edilen programda bölgede yaşananlara dair izlenimlerini anlattı.

BÜYÜK ZULÜM GÖRÜYORLAR

İnegöl İHH İnsani Yardım Derneği Başkanı İlhan Tatlı,

 “Dünya dramının en somut yansıması olan Müslümanları ziyaret ettik. Döndükten sonra Türk dil kurumunun sözlüğüne baktım; yoksulluk, fakirlik. Arakan’a baktığımızda hiçbir şey bunu anlatmıyor. Sadece insan görünce bunu anlayabiliyor. Arakan zulmü yeni bir zulüm değil. Yıllardan bu yana süren bir zulüm var.”

İHH EL UZATTI

“Orada fotoğraf çekmek yasaktı. İHH ekipleri o görüntüleri çekti ve zorluklarla merkezimize transfer ettiler. Bu görüntüler İHH merkezimiz tarafından dünyaya yayıldı. İHH, 22 senedir bizzat Arakan’da çalışmalar yapmaktadır. Bizlerde İnegöl ekibi olarak gittik ve şahitlik yaptık buna.” dedi.

ANNE SÜTÜ YOK

Yıldırım Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Bayraktar, 1,5 milyon insanın kampta yaşadığını aktararak,

“1.5 milyon insanın yoğun yağışta çamurlar içerisinde ayaklarında ayakkabıları yok, elbiseleri yok.

Böyle bir yaşam mücadelesi veriyorlar. Orada kanalizasyon olmadığı için olağanüstü bir kötü koku var. Binlerce bebeğin anneleri süt veremediği için öldüğünü görüyorsunuz.”

ONLARIN UMUTLARI İSLAM ÜLKELERİ

“Bir litre yağ için saatlerce kuyrukta beklediğinizi düşünün. Oradaki insanların bir umutları var. Onların umutları İslam ülkeleri. Ben oraya gittiğimde kendimi Rahmi Koç gibi hissettim. Oradaki insanların bizlere bakış açısı buydu. İyi ki Türkiye var. Eğer Türkiye olmasaydı oradaki Müslümanların hali ne olurdu.”

SAHİP ÇIKMAMIZ GEREKİYOR

“Devletimizin ve İHH’nın varlığı Müslümanlara pansuman görevi görüyor. 1,5 milyonluk nüfusa İslam ülkelerinin sahip çıkabileceğini düşünüyorum. O insanlar belki de ölümü bekliyorlar. Onlara sahip çıkmamız gerekiyor.

Oraya gitmeden önce ki düşüncem; kendi komşularımıza önce destek verelimdi. Ama orayı gördüğümde bizim komşularımızın daha zengin olduğunu fark ettim. Arakan’ı anlamak için bizler gibi oralara gidip görmeleri lazım.” diye konuştu.

HEP ZENGİNLERE YARDIM DAĞITMIŞIZ

“Sefalet, yokluk ve açlık var” diyen Kafkas Yardımlaşma Platformu yürütücüsü Osman Şentürk,

 “Onların bizlere olan sıcaklığı güzeldi. Oraya gitmeden önce, bizim buradaki fakirleri düşünüyordum. Ama oraya gittiğimde öyle olmadığını gördüm. Biz burada hep zenginlere yardım dağıtmışız” dedi.

TEK SERVETLERİ KIYAFETLERİ

İnşaat Mühendisler Odası İnegöl Şubesi Temsilcisi Oğuzhan Uslu ise:

“Sefalet hüküm sürüyor. Oranın hakimi sefalet. Birçok insanın servet namına sahip olduğu tek şey üzerlerindeki kıyafetlerden ibaret. Üzerlerinde kıyafetleri olmayan yüzlerce çocuğu gördük. Ülkemizin orada yapmış olduğu çalışmalar var. İHH derneğinin de hizmetlerine şahit olduk. Bir kez daha bu ülkenin evladı olmaktan kendimle gurur duydum.”

HEPİMİZ SORUMLUYUZ

“Allah onların yardımcısı olsun. Oraya gittikten sonra artık Allah bizim yardımcımız olsun ki, onlara da destekler ulaşsın. İnsanlık dramı var, zenginliğe sahip olan insanlar olarak oradaki sefalete çare bulmak adına, daha fazlasını yapma mecburiyetinde hissediyorum kendimi. Allah bizim yardımcımız olsun” diye konuştu.