Uludağ Üniversitesi İnegöl İşletme Fakültesi öğrencilerinin oluşturduğu İnegöl Amatör Sporlar Topluluğu (İSTOP)’nun konuğu olarak fakülte öğrencileriyle buluşan Galatasaray’ın efsane oyuncusu İnegölspor’un Teknik Direktörü Ergün Penbe, merak edilenleri yanıtladı. saat 13.00’da Uludağ Üniversitesi İşletme Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen programa İnegölspor eski Başkanı İlhan Korkmaz, İnegölspor Müdürü Yavuz Memiş, ve öğrenciler katılım gösterdiler.
TÜM TARAFTARLARCA SEVİLMEK AYRICALIKTIR
Kendisi ile ilgili bilgiler vererek konuşmasına başlayan Ergün Penbe, “Futbola Kilimlispor’da başladım. Yaklaşık 9 sene orada futbol hayatımı sürdürdükten sonra 1992 yılbaşı günü Gençlerbirliği’ne transfer oldum. Orada da 2,5 sezonun ardından 4 büyüklerin hepsi bana transfer teklifinde bulundu. Ben Galatasaray’ı tercih ettim. İyi ki de öyle bir tercih yapmışım. Galatasaray’ın başarılarında bulunduğumdan dolayı çok mutluyum. Doğru bir tercih yapmışım. Yakın çevreme hep şunu söylüyorum; 1994’ün Mayıs ayında 3 tane imza atmıştım, biri askerliğe, biri evliliğe, bir diğeri de Galatasaray’a oldu. Benim için en hayırlısı Galatasaray’a attığım imzaydı. Hayatımdaki anlamı büyüktür. Bugün bu kadar tanınıyorsam, Ergün Penbe isem Galatasaray camiası sayesindedir. Bulunduğum 13 yıl boyunca en iyi şekilde o camiaya hizmet etmeye, örnek olmaya çalıştım. Ben Galatasaray’a gittiğim dönemde Fatih hocanın bana bir sözü vardı; önemli olan büyük camialara gitmek değil orada kalabilmektir dedi. Bu benim kulağıma küpe olmuştur, elimden geldiğince de böyle davranarak örnek olmaya çalıştım. Futbolu yakından takip edenler bilir, aşırı derecede fanatizm vardır. Ben birçok stada gittim. Fener, Trabzon, Beşiktaş statları olsun, bu camialar tarafından sevilen bir oyuncu olmak benim için ayrıcalıktır. Böyle oyuncu olmak zordur. Ülkemizde bütün takım taraftarlarınca sevilen oyuncuların sayısının artmasını ümit ediyorum. Bu da sadece futbolu düşünerek insanlara verdiğimiz iyi imajdan kaynaklanıyor. Futbol sadece ülkemizde değil dünyada çok seviliyor. Büyük camialarda oynuyorsanız insanlara iyi mesajlar vermeniz lazım. Bu yönde olursak ne fanatizm ne gerginlik ne de birbirini yemeler olur. Burada başkanlara, yöneticilere ve futbolculara büyük iş düşüyor” dedi.

ALTYAPILARA GEREKEN ÖNEMİ VERMELİYİZ
Türk futbolu hakkındaki düşüncelerini aktaran Penbe, “Çoğu insan bugün oynanan futboldan keyif almıyor. Oyuncu yetişmiyor. Bugün yıldız diyebileceğimiz yalnızca Arda’mız var. Emre Mor var ama o yurtdışı altyapısını almış oyuncularımızdan bir tanesidir. En büyük sorunlarımızdan bir tanesi ülkede futbolcu yetiştiremiyoruz, oyuncu gelmiyor. Bizden daha ufak ülkelerdeki futbolcular Avrupa’da oynuyorlar, biz 80 milyonluk ülkeden futbolcu çıkaramıyoruz. Bu altyapıların yetersiz olmasından kaynaklanıyor olabilir. Çocuklarımız için çok değişik imkânlar var. Biz topu bulduğumuz zaman inanılmaz mutlu oluyorduk. Artık çocukların değişik alternatifleri var. Ellerinde i-pad’ları, Play-Station’ları, sosyal medyaları gibi bir sürü uğraşları var. Bunların ülke futbolunu olumsuz yönde etkilediğini düşünüyorum. Bizim dönemimizde Türkiye genelinde yıldız oyuncular aranıyordu. Bunlar belirli bir bölgede toplanıp maçlar yapılıyordu. Oradaki yetenekli oyuncular menajerler ve kulüp başkanları tarafından bulunup takımlara katılıyorlardı. Şimdi de öyle bir uygulama var ama oyuncu gelmiyor. Oyuncu 17-18 yaşına geliyor, yeteneği de var ama yeteneğin üzerine bir şey koymuyor. Yeteneğinizle bir yere kadar gelirsiniz, onun haricinde çalışmazsanız bir yere gelemezsiniz. Ülke şartlarında ve Avrupa’da futbol çok zorlaştı. Mücadele hat safhada… Yetenekle bir yere kadar geliyorsunuz. Ülkemizdeki kaliteli oyuncu sayısının az olması çok üzücü. Altyapılara, altyapı eğitmenlerine gerekli önemi ve yatırımları yaparsak iyi oyuncular çıkacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

AYNI EĞİTİMİ ALIP POZİSYONLARI FARKLI YORUMLUYORLAR
Türkiye’de yaşanan hakem hatalarının sorulması üzerine konuşan Penbe, “Geçen sene yorumculuk yapıyordum, birçok maçı ve hakemleri izliyordum. Geçen sene de çok hakem hataları vardı bu sene de var. Ben futbolu bıraktım, gittiği eğitimimi aldım, diplomamı aldım. Hakemler de bir eğitim alıyorlar, diploma alıyorlar. Aynı eğitimi alıp farklı yorumluyorlar. Ben bunu anlamıyorum. Antalya’da toplanıp eğitim alıyorlar, videolar gösteriyorlar, pozisyonları gösteriyorlar, aynı bilgileri orada alıyorlar ama hepsi sahada farklı yorumluyorlar. İnsanız, tabi ki hatalar yapacağız. Biz de oynadığımızda hata yaptığımız zaman takımımız gol yiyordu ama hakemlerin bu kadar bariz hatalar yapmalarına anlam veremiyor. Ya yeterli konsantrasyonu sağlayamıyorlar ya da baskıyı kaldıramıyorlar. Maç içinde oyuncuların da hakemlere yardımcı olmaları gerekiyor. Tatlı söz yılanı deliğinden çıkartır. Biraz iletişim sıkıntısı yaşıyoruz, ondan da kaynaklanıyor olabilir” ifadelerini kullandı.